İstanbul – Türkiye’de 9 Şubat 2025 tarihinde, sol görüşlü, Kürt yanlısı ve LGBTQ+ gazetecilere yönelik geniş çaplı bir operasyon gerçekleştirildi. Yetkililer, PKK ile bağlantılı oldukları iddiasıyla yaklaşık 300 kişiyi gözaltına aldı. Bu operasyon, ülkede basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti konularında ciddi endişelere yol açtı.
İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan göstericiler, “Gazetecilik suç değildir” yazılı pankartlar taşıyarak gözaltıları protesto etti. Uluslararası basın kuruluşları ve insan hakları örgütleri, Türkiye’deki basın mensuplarına yönelik bu tür baskıların demokratik değerlere zarar verdiğini belirtti.
Hükümet yetkilileri, operasyonun terörle mücadele kapsamında gerçekleştirildiğini savunurken, muhalefet partileri ve sivil toplum kuruluşları, bu tür uygulamaların siyasi muhalefeti susturma amacı taşıdığını öne sürdü. Özellikle bağımsız medya kuruluşlarının hedef alınması, ifade özgürlüğü açısından kaygı verici olarak değerlendiriliyor.
Bu gelişmeler, Türkiye’nin demokratik yapısı ve basın özgürlüğü konularında uluslararası alanda yeniden tartışılmasına neden oldu. Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlar, Türkiye’yi basın özgürlüğüne saygı göstermeye ve gazetecilere yönelik baskılara son vermeye çağırdı.
Türkiye’de basın mensuplarına yönelik bu tür operasyonların devam etmesi, ülkenin uluslararası itibarını zedeleyebilir ve demokratik normlardan uzaklaştığı yönündeki eleştirileri artırabilir. Yetkililerin, ifade özgürlüğü ve basın hürriyeti konularında daha şeffaf ve demokratik adımlar atması bekleniyor.
